Prof. Dr. Özkan: 'Diş çekimi, kalp hastaları için kanamalı cerrahi bir işlemdir'

Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, kalp hastalarında diş çekiminin risk taşıdığını belirterek, Kan sulandırıcı kullanan veya ciddi kalp-damar hastalığı olan bireylerde diş çekimi yalnızca bir diş hekimliği tedavisi değil, kanamalı bir cerrahi işlemdir dedi.

Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, kalp hastalarında diş çekiminin risk taşıdığını belirterek, 'Kan sulandırıcı kullanan veya ciddi kalp-damar hastalığı olan bireylerde diş çekimi yalnızca bir diş hekimliği tedavisi değil, kanamalı bir cerrahi işlemdir' dedi.

Kalp hastalığını bulunan kişilere karşı Uzman Diş Hekimi ve Ağız Diş Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, özellikle kan sulandırıcı kullanan, kalp kapak hastalığı olan ya da enfektif endokardit geçirmiş hastalar için hayati tehlike taşıdığını açıkladı. Prof. Dr. Özkan, 'Son yıllarda diş çekimi sonrası kanama nedeniyle hayatını kaybeden vakaların artması, bu konuda alınması gereken önlemleri bir kez daha gündeme getirdi' dedi.

'By-pass cerrahisi öyküsü gibi geçmiş tıbbi durumlar incelenmelidir'

Kalp hastalarında diş çekimi sırasında hangi önlemlerin alınması gerektiğini sıralayan Prof. Dr. Özkan, 'Kapsamlı kalp-damar hastalığı değerlendirmesi, kalp hastalarında diş çekimi öncesi ilk adım, hastanın genel sağlık durumuyla birlikte kalp-damar hastalığının detaylı bir şekilde değerlendirmektir. Bu süreçte, kalp kapak hastalığı, kalp pili, stent, by-pass cerrahisi öyküsü gibi geçmiş tıbbi durumlar incelenmelidir. Kullanılan ilaçlar (özellikle kan sulandırıcılar ve tansiyon ilaçları) göz önünde bulundurulmalıdır. Kardiyoloji uzmanı veya kalp damar cerrahı ile koordinasyon sağlanarak bireysel bir tedavi planı oluşturulmalıdır. Bazı durumlarda, diş çekiminden önce kan sulandırıcı ilacın dozunun azaltılması veya kısa bir süreliğine kesilmesi gerekebilir. Ancak bu karar diş hekimiyle veya çene cerrahisi uzmanıyla birlikte mutlaka hastanın kardiyoloğu ile birlikte alınmalıdır' ifadelerine yer verdi.

'Kalp hastalarında lokal anestezi seçimi büyük önem taşır'

Lokal anestezinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Özkan, 'Kalp hastalarında lokal anestezi seçimi büyük önem taşır. Epinefrin içeren anesteziklerin düşük dozda kullanılması, kalp üzerindeki ekstra yükü azaltır, kanamayı azaltır ve ani tansiyon yükselmelerini önler. Steril gazlı bezle kanayan bölgeye doğrudan basınç uygulaması, çekim bölgesine yapılan basınç, kan damarlarının daralmasına ve pıhtı oluşumuna yardımcı olur. Lokal hemostatik ajanlar, kanamanın kontrol edilemediği durumlarda kolajen sünger, fibrin yapıştırıcı gibi kanama durdurucu ajanlar kullanılır. Diş çekim bölgesinin dikişle kapatılması, iyileşme sürecini hızlandırırken kanamayı da minimize eder. Lazer veya elektrokoter cihazı yardımıyla kanama olan bölgeye teknolojik cihazlardan lazer veya elektrokoter uçlar temas ettirilerek atar veya toplar damarlardan sızan kanamanın durdurulması sağlanır' şeklinde konuştu.

'Yöntemler hastaya özel olmalıdır'

Hastaya özel müdahale yapılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Birkan Özkan, 'Kanama kontrolü için uygulanacak yöntemler hastaya özel olmalıdır. Standart bir diş çekiminde yeterli olan basit yöntemler, kalp hastalarında yetersiz kalabilir. Bu nedenle diş çekimi sırasında hemostatik (kan durdurucu) ajanların hazır bulundurulması şarttır. Diş çekimi sonrası en büyük risklerden biri geç başlayan kanamalar ve enfeksiyonlardır. Kan sulandırıcı kullanan hastalarda, çekim sonrası birkaç saat içinde kanama durabilir, ancak 24-48 saat sonra tekrar başlayabilir. Hastalar, işlem sonrası 24 saat boyunca aşırı tükürmemeli aksine yutulmalıdır, sıcak yiyecekler yerine soğuk tüketilmesi tavsiye edilir, 1-2 gün içinde durmayan kanama durumunda acilen diş hekimine veya çene cerrahına başvurulabilir. Özellikle kan sulandırıcı kullanan bireylerde, yara bölgesine darbe almaktan kaçınılmalı ve kanama fark edildiğinde derhal diş hekimle iletişime geçilmelidir. Ayrıca, diş çekimi sonrası aşırı kanama olması enfeksiyon riskini artırır. Enfeksiyonun önlenmesi için; kanamanın kısa zamanda kontrol altına alınması, profilaktik antibiyotik kullanımı, antiseptik gargara ile düzenli ağız hijyeni sağlanabilir' ifadelerine yer verdi.

'Yanlış müdahaleler veya eksik planlamalar, geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabiliyor'

Yanlış müdahalelerin geri dönüşü olmayan sonuçlar çıkarabileceğini belirten Prof. Dr. Birkan Özkan, 'Yanlış müdahaleler veya eksik planlamalar, geri dönüşü olmayan sonuçlara yol açabiliyor. Kalp hastalarına diş çekimi gibi basit görünen işlemler, aslında kanamalı bir cerrahi işlem olduğunun farkında olunmalıdır. Diş çekimi uygun önlemler alınarak yapılmalıdır. Aksi takdirde, kontrolsüz kanama veya enfeksiyon nedeniyle hastalar hayatını kaybedebilir. Kalp hastalarında diş çekimi özel bir planlama gerektirir. Diş çekimi cerrahi kanamalı bir işlem olduğundan özellikle kalp hastalarında yaşamsal riskler taşıyan bir işlemdir. Bu yüzden, hem hastalar hem de sağlık profesyonelleri, her adımı titizlikle planlamalıdır' dedi.

Bakmadan Geçme